Bir şey sorabilir miyim?” der yaklaşan bir kız Bilir misiniz deniz kenarında üşüyen adamlar Nefesleri su kokan çocuklar Kansızlık bugünlerde sıcak denizlere inme hevesinde Ve incinmiş bir yaranın Tuza teslim oluşu narin bir bekleyişte “Hanfendi bakar mısınız? Bu kurdeşenli azınlık barış ister mi sizce? Buyrun önden koşunuz intihara Bu defa başka sancılar taşırıyorum Niteliksiz ağrılar, nereden geldiği anlamsız Ve elbet sebepli bir boşluk belki ölümle dolacak Yani ben , nasıl desem akacak yer bulamayan bir akışkan Yıkıntıların kalbinde rüya tabiriyim. Siz; Thames nehrine bakmıyor evleriniz Deniz kabuklarıyla kutsanmıyorsunuz her sabah Üç sure ile vaftiz edildiniz, oysa bahtınız hep kavruk hep zenci Ya ben; Hiç merhamet etmedim bir dilenciye Cüzdanımda kurşunlar, ağır yaralı minnetler Kalbimde kuytu cinler ve ben inliyorum seni Kalbinde baba karanlığı olan adamlar İncitmeden bakar kadınına Onl
deli...
YanıtlaSilkim ben mi???kayboldum..bilmem ki??
YanıtlaSilsen tabi.
YanıtlaSilaynı yolda yürüdüğün kişilere sor. belki bulan olur sana kendini.
bir sen varsa sende, senden içeri, sana sor o zaman sen de seni.
bulmak isteyen kim?
YanıtlaSilben.
YanıtlaSilo zaman kaybolmanın ne manası kaldı?
YanıtlaSilkaybolarak bulmak lazım..kaybola kaybola...deneme yanılma!
kayıp boğulmak. suya soyulmak. aranıp bulunmak diyosun...
YanıtlaSilbu sular, hangi sular?
bulunmak ama görmezlikten gelmek diyorum...aranmak ama bulununca kıymeti bilinmek istiyorum...
YanıtlaSilo sular burada yok...duymadım hiç...simurg gibi suyu bulmaya gidenlerden olsam...sonra anlasam ki o su benim...